Bu bölümdeki metni inceleyip konuşabilmek ile konuşmayı bilmek arasında büyük bir fark vardır ile ilgili kompozisyon yazısı adına kısaca fikir edinebilirsiniz.
Konuşabilmek zaten her gün herkesin yaptığı hayatın bir parçası olan kendini ifade etme biçimidir. Konuşmayı bilmek ise daha çok hitap etmenin önemini bilen, kime, nasıl bir üslupla konuşacağı konusunda iyi bir hatip olabilmektir. Herkes konuşmayı usulüne uygun bilemez.
Normalde zaten ağzı olan herkes konuşur. Yani konuşabilmek herkes için çok kolay bir şeydir. Önemli olan doğru konuşmayı bilmektir. Yerinde ve zamanında konuşmayı bilenler meseleyi kavramış demektir. Bir ortada rastgele pata küte konuşursak bunun cahilce bir yaklaşım olduğunu söyleyebiliriz. Oysa insan sözün nereye varacağını önceden birazcık da olsa düşünmelidir. Yanlış bir söz kullanmamak için, pot kırmamak için buna gereksinimimiz vardır.
İnsan dilini tutamaz. Bazen gereksiz anlamda konuşmayı sever. Çünkü konuşmak bedavadır. Bunun etkisiyle bazı kişiler konuştuğunu zannederek gevezelik eder. Yani boş boş konuşurlar. Lafın nereye gittiğini bile düşünmeden dilinin ucuna gelen her şeyi söylerler. Konuşmanın faydalı olmasına dikkat etmek gerekir. Yoksa öyle gereksiz şeylerle sadece laf kalabalığı yapmış oluruz.
Örneğin bir yerde söylenmemesi gereken sözler sarf ederiz de buna gaf yaptı denir. Bir diğer tabirle çam devirmek de denilebilir. İşte o kişiler yalnızca konuşmuş oluyor. Gerçek manada konuşmayı bilmiyorlar demektir. Çünkü ne konuşmayı bilmek ne dediğini bilmekle eş değerdir. Bu da biraz nezaktten anlayan, söz ustası kişilerin bileceği bir iştir.
Sonuç olarak konuşabilmek ve konuşmayı bilmek aynı şey değildir. İkisi arasında dağlar kadar büyüklükte fark vardır. Bir konudan anlatan da anlamayan da pek tabii ki konuşabilir. Çünkü insanda dil yetisi vardır. İster anlasın ister anlamasın herkesin her konuya dair söyleyeceği sözler vardır. Asıl mesele ise doğru zamanda konuşmaktır. İşte bunun adı da konuşmayı bilmek demektir.
Etiketler:
Kompozisyon