Bu bölümdeki kompozisyon metnini inceleyerek eli avuca sığmamak deyimi ile ilgili hikaye yazmak için fikir alabilirsiniz.
Bir çocuk hiper aktif olup da söz dinlemezse, kontrol altına alınamayacak şekilde kural tanımayan halde davranırsa onun için ele avuca sığmıyor derler. Yani burada bir zapt edilememe, baskı altına alınmama durumu söz konusudur. Hareketli, yaramaz, büyüklerinin dinlemeyen kendi başına buyruk davranan çocuklar yaramazlığıyla ön plana çıkar. Büyükler onlardan ele avuca sığmayan çocuk diye genelde şikayetçi olur. Şimdi bu açıklamayı küçük bir hikaye ile destekleyelim.
Erdem okul sıralarında öğrenim görürken sınıfta en hareketli öğrenci olarak söz dinlememsiylşe kendini belli etmiştir. Zil çalınca normalde bütün öğrenciler sırasına oturuyordu. anacak Erdem hala ayakta bir ona, bir buna takılıyordu. Arkadaşları onun ismini sürekli tahtaya yaramazlar listesine yazıyordu. Ama o bunlara hiç aldırış etmiyordu.
Öğretmenler ders anlatırken bile eli ayağı durmuyor, sürekli birilerine kağıt falan atıyordur. Artık onun bu ele avuca sığmaz tavırları öğretmenin canına tak etti. Öğretmeni velisini okula davet etti. Ertesi gün veli ile görüştür. erdem'in derste sürekli yaramazlık yaptığını, söz dinlemediğini, davranışlarının zapt edilemediğini anlattı. Annesi öğretmenin yakınmaları karşısında biraz mahcup oldu olmasına da o da aynı dertten muzdaripti.
Anne ve öğretmen konuyu rehberlik servisine taşımaya karar verdiler. rehber hocası Erdem'i odasına çağırdı. Onunla özel olarak görüştü. Hatta rehabilitasyon merkezine Erdem hakkında başvuruda bulundu. Rehabilitasyon merkezinden gelen hocalar Erdem'e bazı testler uyguladı. Çıkan sonuçlarda Erdem'de bir hiperaktivite bozukluğu ortaya çıktı. Bunun üzerine rehberlik hocası ailenin de onayını alarak Erdem'in tedavi olması gerektiğini söyledi.
Aile bu sorunu çözmek için Erdem'i rehabilitasyon merkezinde birkaç seans eğitime gönderdi. Birkaç hafta sonra Erdem daha sakinleşmiş, söz dinleyen, eski ele avuca sığmayan durumundan kurtulmuş olarak okula döndü. Artık hem sınıf arkadaşları hem öğretmeni bu durumdan hoşnuttu. Bundan sonra Erdem dersleri sorun çıkarmadan geçirebiliyordu.