Bu bölümdeki metni incelediğiniz sırada aklı namazda olmayanın kulağı ezanda olmaz atasözü ile ilgili 2 dakikalık konuşma sınavı yapacak kadar fikir edineceksiniz.
İnsanın bir işe meyli olmalıdır. Yani o işe gönül vermelidir. Namaza meyli olmayan birinin kulağının ezanda olması beklenemez. Çünkü o kişinin namazla uzaktan yakından alakası yoktur. Bu yüzden ezan okunacakmış, namaz vakti geçiyormuş bunlara hiç aldırmaz.
Bizi ilgilendiren gönül verdiğimiz uğraşlardır. Nelere meylimiz varsa onları önemli ve takip edilmeye değer görürüz. Gerisi fasa fisodur bizim için. Dolayısıyla insan sevdiği, ilgilendiği şeylere dikkat kesilir. Onları yakından takip eder. Sevmediği, ilgi alanına girmeyen işlerle ilgili gelişmelere karşı duyarsız kalır. İnsan bir işi yapmaya gönülsüzce o işle ilgili her şeyi görmezden gelir. Çevresindekiler onu uyarsa bile oralı olmaz. Ortada yapılacak önemli bir iş olduğunda iş yapmayı, çalışmayı istemeyen, o işe gönülsüz olan biri hiçbir şeye aldırış etmez. Geçersiz bahaneler üretir, yok haberim yoktu, bilmiyordum, etmiyordum gibi laflar eder.
Gördüğünüz gibi insan bir işte iyi bir şekilde çalışması o işe gönlü olmasına bağlıdır. İlgisi olmayan bir işle ilgili olarak kılını bile kıpırdatmaz. Ona seslenenleri de duymamazlıktan gelir. Mesela bazıları namaz kılmıyor. Namaz kılmaya da üşeniyor. Bunların namazda gözü olmadığı için ezan okununca öğle ezanı mı, akşam ezanı mı olup olmadığını onları pek de ilgilendirmiyor. Çünkü adamaların naza kılmaya hevesi yoktur.
Sonuç olarak kişi neleri yapmaktan hoşlanıyor, nelere ilgi duyuyorsa aklı fikri onlarda olur. Kendisini ilgilendirmeyen, meyletmediği konular onun için önemsizdir. Hatta onların farkına bile varamaz.