Bu bölümdeki araştırma metnini inceleyerek mektubun tarihî gelişimiyle ilgili araştırma yapınız ve edindiğiniz bilgileri defterinize not alınız sorusuna cevap niteliğinde fikir edinebilirsiniz.
Mektup en eski edebiyat türlerinden biri olarak karşımıza çıkar. Tarihteki ilk mektuplar Mısır firavunlarına ait olan ve M.Ö. 14 ve 15. yüzyıllarını kapsar. Bunun dışında Hitit krallarının Hattuşa arşivinde bulunan mektuplara da rastlanmaktadır. Batı toplumunda ise mektubun ilk örnekleri Yunan edebiyatında kendini gösteririz. Mektup türü edebi tür olarak özellikle Latin edebiyatında gelişimini sürdürmüştür. Bu alanda Latin kökenli yazar olan Cicero’yu örnek gösterebiliriz.
Avrupa ülkeleri arasında en çok Fransa’da mektup gelişme göstermiştir. Türk edebiyatı açısından baktığımızda mektup türüne M.S. 580 yılında İstanbul’a gönderilen diplomatik mektuplarda rastlanmaktadır. Bir de ileriki yüzyılda Uygur Türklerinin yazdığı mektuplar ortaya çıkmıştır. Türk devlet yöneticileri de komşu devletlerle yazışmalarında mektubu kullanmıştır. Mektubun gelişimi Türklerin Anadolu’ya yerleşiminden sonra daha kolay takip edilmeye başlamıştır. 17. yüzyıldan itibaren edebiyat türü olarak büyük bir gelişme gösteren mektubun altın çağı 19. Yüzyıldır. Buna katkı sağlayan ise okuryazar sayısının artması ve haberleşme sisteminde mektup zarfı, posta pulunun kullanılmaya başlanmasıdır.
Aslında bir haberleşme vasıtası olarak öne çıkan mektup kompozisyon türü ve taşıdığı üslup açısında edebi bir kıymet kazanır. Tarihçiler bakımından da geçmişe ayna tutan bir belge niteliği taşır. Günümüzde ise mektubun yerini, internetin gelişimiyle beraber e-posta veya kısa mesaj uygulamaları almıştır. Mektubun gelişiminde uygarlığı gelişmesi, teknolojinin ve imkanların çoğalması etkili olmuştur.
Mektup geçmişi bin yıl öncesine dayanan özellikle 19. yüzyılda altın dönemini yaşayan edebi bir tür olarak bilinmektedir. Uygurlardan günümüze çeşitli aşamalardan gelerek artık kullanımı en aza inen türlerden biridir. Hatta yeni nesiller mektup hakkında yetersiz bilgiye sahiptir. Mektubun tarihi gelişimine baktığımızda ilk olarak haberleşme aracı olarak kısıtlı şartlarda kullanılırken teknoloji geliştikçe zarfa konmaya, edebiyatta da daha sık kullanılmaya başlandığı görülür. Edebiyatçılar da kendi aralarında mektupla yazışarak edebi mektupların artmasını sağlamıştır.
Son yıllarda mektup neredeyse kullanılmaz hale geldi. Çünkü teknolojinin gelişmesi mektubu dijital ortama taşıdı diyebiliriz. Artık e-posta, kısa mesaj veya sosyal medya uygulamaları yaygınlaştığı için mektup da tarih sahnesinden kalktı denilebilir. Samimiyet derecesine göre yakınlarla haberleşmek için özel mektuplar, devlet yöneticileri arasında veya kurumların birbirine gönderdiği resmi mektuplar da bulunmaktadır.
Sonuç olarak tarihi anlamda önemli bir belge niteliğinde olan mektup, önceleri imkanların yetersizliği sebebiyle sadece haberleşme ihtiyacı için ortaya çıkmıştır. Eski uygarlıklarda bunu görmek mümkündür. Daha sonra devletler arası ilişkilerde, edebiyatta varlığını göstermeye başlamıştır. Günümüzde ise mektubun yerini dijital ortamlar almıştır.