Atına bakan ardına bakmaz sözü ile ilgili kompozisyon yazımız için bakınız.
İnsanların bazen büyük çaplı işi oluyor. Bu iş için çalışacak çok sayıda insana gerek oluyor. Bir tek kişi bile olsa yanınızda çalışanın hakkını zamanında ödemek işlerin siz olmadığınızda bile yürümesini sağlar. Bir acil işini çıktı. Siz işlerin başında duramayacaksınız diyelim. O zaman hakkını iyi verdiğiniz bu işçiler aynı ciddiyetle çalışıp işleri yürütür. Çok geniş arazilere sahip birinin mevsimlik işçi çalıştırması gibi düşünebiliriz.
Mesela kendinize ait bir işiniz var. Bu iş çok büyük olduğu için yanınızda işçi çalıştırıyorsunuz. Onların yeme içme ve emeklerinin karşılığında ödenecek ücret gibi konularda bütün ihtiyaçlarını giderirseniz, haklarını öderseniz siz yokken arkanıza bakmaya gerek kalmaz. Çünkü onlar bütün işleri aynı biçimde, sorunsuz olarak yürütecektir. Patron emrinde çalışanlara haksızlık etmeyip günü geldiğinde tık diye parasını veriyorsa oradaki işçiler bundan memnudur. İşine daha sıkı sarılır. Patron olanın başka bir yere gitmesi gerektiği durumlarda da gözü arkada kalmaz.
Normalde atınızı iyi beslediğinizde o çok iyi koşar. Sizi yolda bırakmaz. Ona dair gözünüz arkada kalmaz. İnsanın da yanında çalıştırdığı işçi, veya ırgatlarla ilgilenmesi, onların eksiklerini gidermesi bu anlamda çok önemlidir. Sonuç olarak insanlar başka birinin emrinde çalışırken geçim derdi için buna mecburdur. Tek amaları para kazanmak ve evini, yuvasını geçindirmektir. Dolayısıyla işçinin hakkını vermeliyiz. Onların çalışmasının karşılığını hakkıyla ödemeliyiz. Zaten böyle yaptığınızda onlar da daha iyi çalışır. Başlarında durmanıza bile gerek kalmaz.