Bu bölümdeki metni inceleyerek iğneyi kendine, çuvaldızı başkasına batır atasözü ile ilgili kompozisyon yazısı için fikir edinebilirsiniz.
Bir davranışı başkasına yapmadan önce aynı şey bize yapılsa neler olur diye düşünüp ona göre yapmaya iğneyi kendine batırmak denir. Çünkü bu durumda o kişinin neler hissedeceğini daha iyi anlayabiliriz. İnsanın başka birine yapacağı en küçük hoş olmayan aynı zaman kötü bir şakada bile öncesinden düşünmesi lazımdır. Yani bu davranış bana yapılsa ben ne derdim diye düşünmelidir. O zaman belki buna kalkışmaz bile.
Örneğin bir arkadaşımız bile olsa ona hoşlanmayacağı bir şey yapmaktan kaçınmalıyız. Biz nasıl bazı şeylerin kendimize yapılmasından rahatsız oluyor ve sinirleniyorsak onlar da aynı şekilde tepki verebilir. Bunu anlamak için biraz akla mantığa bakmak gerekiyor. Bir iğne ucu canımızı nasıl yakar değil mi? Dolayısıyla bir şey yapmadan önce kendimizde denemekte fayda var. Eğer bize acı verecek bir şeyse, canımızı yakacak kötü bir davranışsa o zaman aynı şeyi başkasına da yapmamak lazımdır. Biz buna dayanamayacak kişilikte değilsek başkası da dayanamaz diye olayın farkına varmalıyız. Bu nedenle onu yapmaktan hemen vazgeçmeliyiz.
İnsan olmanın gereğiyle kendimize yapılacak en küçük bir kötülüğe katlanamayız. O zaman buradan şunu anlıyoruz ki kendisi küçük bir kötülüğe bile dayanamayan bir insan başkalarına daha büyük kötülükler yapmamalıdır. Bir kötülük yapacak olduğumuzda önce kendi açımızdan olaya bakmak gerekiyor. Ben buna dayanır mıydım diye düşünüp şapkayı önümüze koymalıyız. İşte bu yaptığımız aslında ne hissedeceğimize dair kendimizi yoklamak demektir.
İnsan kendine karşı yapılan kötü bir şeyden nasıl rahatsız oluyorsa bu durum başkası için de geçerlidir. Çünkü onlar da insan ve onların da duyguları var. Bizi kızdıracak canımızı yanacak bir şey haliyle diğer insanları da rahatsız edecektir. O zaman kötülük yapmanın hiçbir anlamı olmuyor. Bu durum biraz anlayışlı olmayı gerektiriyor fakat her türden insan da var. Bunu kabul etmek gerekir. Bazı anlayışsızlar kendime yapılsa ne hissederim penceresinden bakmaz başkalarına kötülük yapmaktan çekinmez. İşte böyleleri iğneyi kendine batırmayan tipler olarak karşımıza çıkar.
Kısacası acı, kötülük gibi can yakıcı şeylerden hep uzak durmalıyız. Bizim ki can da başkalarının ki patlıcan mı demesini bilmeliyiz. En doğrusu kötülüğün her türlüsünden uzak durmalıyız. Sonuç olarak birinden zor bir şey isteyecek olduğumuzda önce bunu kendimiz yapar mıydık demeliyiz. Yahut da istenmeyen bir şeyi başka birine yapmadan önce ben olsam nasıl tepki verirdim diye kendimizi yoklamalıyız. Eğer böyle yaparsak o zaman o olumsuz şeyi yapmaktan da vazgeçeriz.