İnsanlar Yaşadıkça İhtiyarladıklarını Sanırlar Halbuki Yaşamadıkça İhtiyarlarlar Anlamı

Bu bölümü inceleyince insanlar yaşadıkça ihtiyarladıklarını sanırlar halbuki yaşamadıkça ihtiyarlarlar sözünün anlamı ile ilgili kompozisyon yazacak düzeye ulaşacaksınız.

Bizler kısacık ömrümüzde dünya hayatımızı bir şekilde yaşıyoruz. Zaman hiç yerinde durmuyor, hızlı bir şekilde akıp geçiyor. Yaşadıkça ihtiyarladığımızı zannediyoruz, oysa durum böyle değildir. Yaşamak yılların geçmesi şeklinde algılanmamalıdır. Yaşamak demek hayata ortak olmak demektir. Yani hiç evden çıkmayan biri yaşıyorum zannediyorsa yanılıyordur.

Hayatı yaşamak için sosyal ortamlara girmek, gezmek, araştırma yapmak, farklı memleketlere gitmek gerekiyor. İşte o zaman yaşamaktan söz edilebilir. Gerçek anlamda yaşamak budur diye düşünüyorum. Yoksa akşam yatıp sabah kalkan, hiçbir iş yapmayan, çalışmayan, okumayan, boş boş zaman harcayan kişiler için yaşamak diye bir ifade kullanamayız. İnsan biraz çevresiyle iletişim halinde olmalıdır. Sosyal ve kültürel faaliyetlere katılmalıdır, O zaman yaşadığını daha iyi anlar. Yoksa hiçbir sosyal, kültürel faaliyete katılmayan, toplumdan uzak kendi dünyasında yaşayan insan zaten kendi kendine yaşlanmış olur.

Girişimci olan, macerayı seven, insanlarla iç içe yaşayan kişi yaşlanmış olmaz. Onların gönlü hep genç kalır. Ruhu yaşamaktan mutluluk duyar. Asıl olarak her şeyden uzak duran, yalnız yaşamayı tercih edenler ihtiyarlar. İşte buna da yaşamak denmez. Sonuç olarak bu hayatı hareketli yaşayanların yaşı ilerlemiş olur fakat onların ruhu asla ihtiyarlamaz.

Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski