Bu bölümdeki metni inceleyip yalancının evi yanmış kimse inanmamış atasözü ile ilgili kompozisyon yazısı ve konuşma sınavı adına kısaca fikir edinebilirsiniz.
Bir insan sürekli yalan söylüyorsa, artık ona hiç kimse inanmamaya başlar. Çünkü o kişi yalan söylemeyi bir alışkanlık haline getirmiştir. Bundan sonra gerçekleri söylese bile kimse ona inanmaz. Yalan söylemeyi adet edinmek kişinin çevresi tarafından artık güvenilir olmaktan çıkarılmasına neden olur. İnsanlar yalan söylerken bunun sonuçlarını pek düşünmez ama ilerleyen zamanlarda hiç kimsenin ona inanması durumuyla karşılaşınca nasıl bir yanlış yaptığını fark eder.
Yalan konuşmaktan kimseye bir fayda gelmeyeceği açıkça ortadadır. Yalan söyleyen kişi toplum içinde itibar kaybeder. Kimsenin ona karşı güveni kalmaz. Ağzıyla kuş tutsa bile yalancı olan birine inanmak çok zordur. Eğer bir kimse sürekli yalan söylüyorsa, o kişiye inanabilir misiniz? Yalan dolanla yaşayan birine güvenmek mümkün değildir. Yalancının evi yansa bile çevresindeki insanlar onun yalan söylediğine kanaat getirecektir. Ona yardım etmeyi bile düşünmeyeceklerdir.
Yalancı çoban hikayesini duymuşsunuzdur. Çoban otlattığı hayvanların sahiplerine, yetişin kurt sürüye daldı diye iki de bir yalan söylüyormuş. Sürülerin sahipleri gelip bakıyorlarmış ki ortada ne bir kurt var ne de bir gerçek. Artık o çobana kimse inanmamaya başlamış. Bir gün gerçekten kurt gelince çoban yine onlardan yardım istemiş ama kimse yardıma gelmemiş. Çünkü yalancının evi yanmış kimse inanmamış. İşte olay tam da bundan ibarettir. Bizim ağzımız yalan söylemeye alışırsa çevremizdekiler de bizim doğru söylemediğimizi anladığı andan itibaren bize olan güvenleri sarsılır ve doğru söylesek bile inanmak istemezler.
Sonuç olarak insan doğru sözlü olmalıdır. Yalana kendini esir etmiş kimselerin kaybedeceği en büyük şey güven duygusudur. Kimse size güvenmezse o hayat çekilmez bir hale gelir. Bu yüzden yalancı olmanın kimseye bir getirisi olmaz. Bizi insanların güvenini kazanmak üzere yaşamalıyız. Sözlerimizde yalana asla yer vermemeliyiz. Güven ve inanma duygusu bir kez yıkıldı mı yerine gelmez. O yüzden yalancılığı adet edinmekten kesinlikle kaçınmalıyız.